TDG Teknoloji Sohbetleri | Coder in Action Birincisi “Zelzele 1.0”

TDG Teknoloji Sohbetleri podcast serimizin üçüncü bölümünde, deprem konulu dijital kod yarışmamız Coder in Action’da birinci olan ekibin üyeleri İdris İbrahim Erten ve Atakan Karaoğlan’ı ağırladık.

Depremin yıkıcı etkilerini azaltmak için bir ses iletim cihazı ürettiniz.  Bu cihaz nasıl çalışıyor, nasıl bir fayda sağlayacak?

Bu cihaz, bulunduğu yerde, montaj ettiğimiz alanda yer hareketlerini inceleyerek hayatına başlıyor. Herhangi olumsuz bir yer hareketi tespit edene kadar da bunları değerlendiriyor, zihninde tutuyor.

Herhangi olumsuz bir durumda ise ses iletim kısmı aktif oluyor. Bu aktif olma sürecinde ise aldığı yer bilgilerinde, kaç şiddetinde deprem olmuş ve montaj edildiği yerde kaç şiddetinde hissedilmiş bu bilgileri bilgisayar aracılığıyla arama kurtarma ekiplerine sunuyor.

Özellikle insan odaklı üretim olduğu için, deprem sonrası süreçte herhangi bir enkaz altında kalma durumu olursa ses iletim cihazlarıyla, dışarıdaki arama kurtarma ekibiyle, içerideki kazazede enkazede arasında iletişim sağlıyor. Bu sayede arama kurtarma süresini minimuma indirmiş oluyor.

Devamında ise, bunu akademik çalışmalarda; depremin bölgesel yer hareketlerini ortaya çıkarmada ve akademide de gerçek ve doğru sonuçlar ortaya çıkarması üzerine tasarladık.

Bütün bölgelerde aldığı sensörleri, veri setleri içerisinde tutarak yer hareketleri araştırmalarında da önemli bir yer alacağını düşünüyoruz.

Bunların dışında geliştirmek istediğiniz yanları var mı, biraz bahsedebilir misiniz?

Şu an elimizdeki sensörler yapay zekayı kullanarak binanın ne tarafa yıkım aldığını gösteriyor. Hem yükseklik bazında hem de konumsal bazda ne tarafa yıkıldığını bize gösteriyor.

Önümüzdeki süreçte şunu geliştirmek istiyoruz. GPS antenleri aracılığıyla, binanın anlık bir konumunu ve haritasını oluşturacak, ardından yıkım anından sonra da bize binanın net bir haritasını çıkaracak. Arama kurtarma ekibinin de nereye nasıl müdahele etmesi gerekiyor, kaç kişi var ortalama bir değer çıkarıp oraya nokta atışı bir kurtarma işlemi gerçekleştirmesini sağlayacak.

Geliştirmek istediğimiz birkaç yön daha var, biri batarya, ikincisi de Versiyon 2.0. Versiyon 2.0’I tasarlayacağımız zaman, en basit mantıkla, bina içerisinde son 15 saniyenin görüntüsünü çekecek bir kamera sistemi geliştirmeyi planlıyoruz. Böylelikle, binanın son 15 saniyelik görüntüsünü, o odada kim kaldıysa onun görüntüsünü çekip bize atabiliyor.

Kişiler güvenlik nasıl olacak diye düşünecek olurlarlarsa, yer hareketinde olumsuz bir durum görmezse cihaz kesinlikle çalışmıyor.

İnternet bağlantısı olsa bile, herhangi bir hacklenme durumu bile yaşansa, orada onu aktif hale getiremezler.

Coder in Action’a başlamadan önce, böyle bir projeniz vardı, Coder in Action da size fırsat oldu diye anladım.

Evet. Biz bu projeyi ürettik ama bir yere sunmadık. Biz aramızda konuşuyorduk, bunu bir girişim haline mi getirsek diye.

Bunun üretimini yapıp, yurtdışında yoğun deprem alan yerlerde, yer hareketlerinin tespiti için sunsak mı diye düşünürken, Coder in Action ile tanıştık. Yarışmanın teması da deprem üzerine bir çözüm aranmasıydı.

Coder in Action gibi yarışmalara katılmak isteyen, ama nereden başlayacaklarını bilemeyen kişilere önerileriniz olur mu?

Öncelikle her yarışmanın istekleri oluyor,  bazı kriterlerin yakalanması gerekiyor.

Bu  noktada gençlerimiz çok geri duruyor, diyorlar ki iki tanesi bana uyuyor ama üçüncüsü, dördüncüsü uymuyor. Burada girişimcilik ruhuyla ilerlemeleri gerekiyor.

Şu anda iş kısmında ciddi platformlar var. Orada aktif olmalarını, ellerinde geliştirdikleri projeleri, bazı kod paylaştığımız platformlarda toplamaları ve bunu halka açık bir şekilde sunmalarını tavsiye ediyoruz.

Bugün buradayız, birincilik aldık. Onlar da geri durmasın, girişimcilik üzerine girişimcilik diyoruz.

Dijital yarışmamız Coder in Action’ın bu seneki konusu depremdi. 2022’de ise iklim değişikliği üzerine çözümler arayacağız. Yarışma kuralları ve başvuru hakkında bilgi almak isterseniz, lütfen ziyaret edin →